EKONOMİ SERVİSİ – Sadece Türkiye değil tüm dünyada hızlı büyüyen elektrikli otomobil piyasası, yollardaki şarj ağları tarafında da ciddi bir yatırımı beraberinde getirdi. Türkiye’de başta büyük şehirler, AVM’ler ve otoyollar olmak üzere, ardı ardına elektrikli şarj istasyonları açılırken; pazara giren birbirinden iddialı gruplar bu yarışta öne çıkmak için yoğun mesai harcıyor.
Tüketiciler artık çevreci!
Elbette konu elektrikli otomobil, tasarruf, çevrecilik ve sürdürülebilirlik olunca; bu şarj istasyonlarının enerji kaynakları gündeme geliyor. Elektrikli otomobilleri çevreci bir şekilde sürmek yanı sıra şarj ederken de yeşil, yani enerjisini güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir kaynaklardan alanlar tüketici tarafında daha değerli görülüyor.
Pazardaki bu gelişmeyi gören Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) sürekli paylaştığı şarj istasyonları listesinde artık “yeşil şarj” başlığıyla yeni bir bölüm açarak, yatırımcılar ve tüketicilere katkı veriyor.
95’i yeşil istasyon
EPDK tarafından yayımlanan bilgilere göre Türkiye’de 5 bin 600’ü aşkın elektrikli şarj istasyonu yer alıyor; 95 tanesi ise “yeşil şarj” istasyonu olarak faaliyet gösteriyor. Bu rakam toplam elektrikli şarj istasyon ağının içerisinde yüzde 1.6’lık paya karşılık geliyor.
Trugo firması 59 istasyon ile eşarj Elektrikli Araçlar 25’lik yeşil şarj istasyonu ağları ile öne çıkan iki şirket konumunda yer alıyor.
İstanbul 14, Ankara 10, Kocaeli ve Konya 4 yeşil şarj istasyonu ile en çok yeşil şarj istasyonuna sahip olan şehirler olurken, 46 şehirde yeşil şarj istasyonu bulunuyor.
Kaskoda ek teminatlara dikkat
EKONOMİ SERVİSİ – Türkiye’de, sayısı her geçen gün artan elektrikli araçlar 60 bin adede, şarj istasyonları ise 5 bin 600 adedi aşarken sigorta sektöründe de yeni ürünlere ihtiyaç duyuluyor. Elektrikli araçların kaskosu, diğer araçların kaskosundan farklı olarak arıza durumunda yüksek maliyet riski barındıran unsurları teminat altına alıyor. Elektrikli araca sahip olan tüketicilerin poliçelerine dikkat etmesi gerektiğini aktaran Sigortambir Genel Müdürü Kürşat Köz, “Elektrikli otomobillerin fosil yakıtla çalışanlara göre farkı, elektrik sistemiyle çalışan batarya ve motor donanımları. Bunların teminat altına alınması oldukça önemli. 2030 yılında Türkiye’deki elektrikli araç sayısının ortalama 1 milyona ulaşacağı öngörülüyor. Çevreye duyarlı elektrikli araçları güvence altına alarak sürdürülebilirlik denkleminde sigorta sektörü de pay sahibi oluyor. Sürdürülebilirlik adına alınan kararlar sigorta sektörüne de esneklik kazandırıyor” açıklamasında bulundu.
Bazı sigorta şirketlerinin yolda mobil şarj ve yol yardımı hizmetlerini de sunduğunu ifade eden Köz, “Artık elektrikli araçlara özel olarak muafiyetsiz batarya teminatı, şarjsız kalma durumlarına karşı mobil şarj hizmeti ve yol yardımı, araca ait şarj ekipmanları teminatı, yanlış şarj dolumlarına karşı teminatlar sunulabiliyor. Elektrikli araç sahipleri kasko ve trafik sigortası yaptırırken ek teminatların detaylarına dikkat etmeli” diye konuştu.
