Yiyeceklerle İlgili Gerçekler ve Mitler
Yumurtalar aslında kolesterolü kremalı ürünlerden daha fazla yükseltmez…
1. Yumurta kolesterolü artırır.
Yumurta yemek, yüksek kolesterol nedeniyle sağlığınızı riske atmanın en kesin yoludur. Bu iddia toplumumuzda son derece güçlü bir şekilde kabul görüyor, ancak yumurta ve onlarla ilişkili kolesterol ile ilgili durum kesinlikle o kadar dramatik değil: “Son araştırmalara göre yumurta sarısı, ilk başta bildirildiği kadar kolesterol içermiyor.
Büyük bir yumurta, daha doğrusu sarısı, daha önce bildirilen 275 mg yerine 210 mg kolesterol içeriyor. Bu nedenle sağlıklı insanlar için haftalık kabul edilebilir yumurta sarısı miktarı orijinal üçten şu anda dörde çıktı. Kolesterol seviyesi yüksek olan kişiler haftada birden fazla yumurta sarısı yememelidir, yumurta akı yağ ve kolesterol içermediğinden kısıtlama olmaksızın tüketilebilir.
Yumurta, kolayca emilebilen proteinler ve güçlü antioksidanlar sağlayan çok faydalı besinler arasında yer alıyor. Ayrıca kolin, beyin gelişiminde ve hafıza merkezinin korunmasında rol oynayan besinler, selenyum, riboflavin ve B12 vitamini açısından da zengindirler. Yumurta sarısının kan kolesterol düzeyi üzerinde, örneğin tereyağı, krema ve krem ürünleri içeren diyetteki doymuş yağ asitlerinin içeriğinden daha büyük bir etkisi yoktur.
2. Karbonhidrat yemek sizi şişmanlatır.
Karbonhidratlar her zaman sağlıklı beslenmeye önem veren veya kilo vermek isteyen herkesin korkusu olmuştur. Beslenme terapisti ,”Yeterli karbonhidrat tüketimi tek başına kesinlikle kilo alımına yol açmaz” diyor. “Karbonhidratlar, diyetle ilgili itibarlarını, kısıtlamaları nedeniyle vücudun daha az su tutması ve dolayısıyla daha az ağırlığa sahip olmasına borçludur.”
Uzman, ayrıca karbonhidratların insan vücudundaki işlevini de şöyle açıklıyor: “Daha doğru bir ifadeyle, eğer akşamları, özellikle de yatmadan önce karbonhidrat tüketirseniz, enerjinin, çoğunlukla da yağların depolanmasını desteklemiş olursunuz. Bunun nedeni hücrelerde enerjinin depolanmasını destekleyen insülinin salgısının artmasıdır. Tam tersine tahıl veya tam tahıllı ekmek formundaki karbonhidratlar bize gün boyu enerji sağlayacak ideal kahvaltıdır.”
3. Günde en az sekiz bardak su içmelisiniz. Ne kadar çok, o kadar iyi.
Yeterince içiyor musun? Günde kaç litre içiyorsunuz? İçki rejimine ilişkin çok çeşitli öneriler bize her taraftan saldırıyor. Ama gerçekte bu nasıl: “Sekiz bardak su yaklaşık iki litreye eşittir; bu, bir kişinin hareketsiz bir işte çalışması durumunda normalde önerilen günlük sıvı miktarıdır. Aksi takdirde, daha da fazladır” diyor uzman.
Bir kişi günde iki ila üç litre sıvı içmelidir, ancak içme rejimine sürekli vurgu yapmak, kişi mümkün olduğu kadar fazla sıvı almaya çalıştığında histeriye yol açabilir. Ancak, Çok fazla su, en ciddi vakalarda vücutta sodyum dengesizliğine yol açabilir.
4. Her türlü yağ vücudumuza zararlıdır.
Aşırı yağın vücudumuza zararlı olduğu kesinlikle doğrudur. Öte yandan, belirli miktarda “doğru” yağın (veya doymamış yağ asitlerinin) bizim için, örneğin protein veya vitamin alımı kadar önemlidir. Örneğin doymamış yağ asitleri damar ve kalp hastalıklarını da önler.
Balık yağları kalbimize önemli ölçüde yardımcı oluyor, zararlı LDL kolesterol düzeyini düşürüyor, HDL kolesterol düzeyini artırıyor ve damarlarda kan pıhtısı oluşumunu, yani tromboz oluşumunu önlüyor. Tereyağı veya kremayı bitkisel yağlarla değiştirirseniz, toplam ve LDL kolesterolde bir azalma olacaktır. Bu nedenle deniz balıklarından elde edilen yağların ve bitkisel yağların, özellikle kolza tohumu, ayçiçeği veya keten tohumu yağının kalbimiz için çok faydalı olduğu doğrulanabilir.
5. Sağlıklı olabilmek için kişinin vitamin takviyesi alması gerekir.
Dünyanın her yerindeki hazır vitamin üreticileri, vitamin takviyesi olmadan yapamayacağımız iddialarını bize sunsa da, bu sadece bir reklam hilesidir. Aksine uzmanlar gıda ve vitamin takviyelerinin aşırı ve dikkatsiz kullanımına karşı uyarıda bulunuyor. Uzman,”İnsanların her sabah bir kucak dolusu vitamin takviyesi yutmalarını şiddetle tavsiye ediyorum” diye uyarıyor.
“Vücut bunlardan bazılarını zaten işleyemiyor ve hatta aşırı dozda vitamin bile meydana gelebilir. Yeterli meyve, sebze, tam tahıl ürünleri yiyen ve genel olarak çeşitli bir diyet uygulayan insanlar, vitaminler ve gıda takviyeleri olmadan da çok iyi yaşayabilirler.”
